Türkiye’de gastronomi alanında iz bırakan pek çok lezzet var. 2013 yılında damaklarımda iz bırakan ve hafızama kazınan bu lezzetlerin bazıları ev sofralarında, bazıları ise restoranlarda karşıma çıktı. İşte geçmiş yılın en özel tatları ve hikayeleri…
1. Antica Locanda ve Enginarlı Bruschetta
Arnavutköy’deki Antica Locanda, İtalyan mutfağının zarif örneklerini sunan bir restoran. Şef Giancarlo Talerico’nun hazırladığı enginarlı bruschetta, yerel malzemelerle mükemmel bir uyum içinde. Köy ekmeği, manda sütünden mozzarella, adaçayı ve çıtır Ege enginarıyla hazırlanan bu lezzeti bir ay boyunca her gün tek öğün olarak yiyebilirim.
2. Gile ve Karpuz Salatası
Beşiktaş’taki Gile, sofistike tekniklerle hazırlanmış bir karpuz salatası sunuyor. Vanilya şerbetiyle tatlandırılmış karpuz küpleri, ceviz püresi ve koyun sütünden yapılmış Ezine sorbesiyle birleşiyor. Taze kekik ve közlenmiş çam fıstığı dokunuşlarıyla bu tabak, gerçek bir sanat eseri.
3. Alancha ve Domates-Soğan Mangal
Alaçatı’daki Alancha restoranında, domates ve soğan, kiraz odunu ateşinde pişirilerek doğal aromalarını sergiliyor. Yeşil fasulye suyu, taze fesleğen ve sarımsak çiçeğiyle sunulan bu yemek, doğallığı ve kompleks lezzetiyle unutulmaz bir deneyim sunuyor.
4. Itsumi ve Matsutake Mantarı
İstanbul Levent’teki Itsumi, Japon mutfağını benzersiz bir şekilde temsil ediyor. Şef Okuba-san, matsutake (sedir mantarı) buharda pişirerek adeta bir başyapıt yaratmış. Bu lezzet, steakhouse etlerinden bile daha etkileyici.
5. Deniz Börülcesi – Mehmet’in Yeri
Selimiye yakınlarındaki Delikyol’da taze toplanmış deniz börülceleri, sarımsak, zeytinyağı ve limonla hazırlanan bu sade lezzet, doğal tadıyla büyüledi. Yanında bir bardak Vermentino şarabıyla mükemmel bir uyum yakalıyor.
6. Ülker Senaydın’ın Keşkeği
Marmaris’te, geleneksel yöntemlerle hazırlanan keşkek, tokmakla dövülmüş buğday ve kuzu etiyle yapılıyor. Ülker Hanım’ın yaptığı keşkek, beni çocukluğumun tatlarına geri götürdü.
7. Kuzu Kavurma – Şanlıurfa
Şanlıurfa Kıran Köyü’nde, kuyruk yağıyla hazırlanan kuzu kavurma, yerel misafirperverliği ve inanılmaz aromasıyla unutulmazdı. Yanında yıllanmış bir kırmızı şarap hayal edilebilir, ancak bölgedeki geleneklere göre çay tercih ediliyor.
8. Ahtapot Yahni – Ahtapotçu Mehmet
Bozburun Söğütköy’deki Ahtapotçu Mehmet, sirkeyle masere edilmiş ve bol kekikli ahtapot yahnisiyle gerçek bir ziyafet sundu. Kış aylarında bu lezzeti özlemle hatırlıyorum.
9. Oğlak Kuyu Kebabı – Süpüroğlu
Muğla’daki Süpüroğlu lokantasında, özel günlerde hazırlanan kuyu kebabı, iç pilavla doldurulmuş oğlak etiyle hazırlanıyor. Ateş değmeden pişen bu yemek, üç Michelin yıldızlı restoranlara taş çıkartacak kadar özel.
10. Patlıcanlı Kebap – Gülbaba
Birecik’teki Ziya Usta’nın elinden çıkan patlıcanlı kebap, yerli tohumdan yetişmiş patlıcanlar ve satır kıymasıyla hazırlanıyor. Bu geleneksel lezzet, uluslararası gurmelerin bile hayran kalacağı bir düzeyde.
Lezzetlerden Çıkarılacak Dersler
Bu listedeki yemekler, yerel ürünlerin doğru tekniklerle işlenmesi durumunda nasıl başyapıtlara dönüşebileceğini gösteriyor. Geleneksel tariflerin modern dokunuşlarla harmanlanması, Türk mutfağının değerlerini global ölçekte tanıtmada önemli bir rol oynayabilir.
Bu tatları unutulmaz kılan, sadece lezzetleri değil, aynı zamanda hikayeleriydi. Yöresel ürünlere ve geleneksel yöntemlere değer verdiğimiz sürece, mutfağımızın dünya çapında yankılanmaya devam edeceğine inanıyorum. Afiyetle kalın!